bugün
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz17
- rusların en iyi olduğu şeyler20
- spor salonuna gitsem erkekler popoma bakar mı10
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması10
- akpnin hala bedava kek vaadini tutmaması12
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi28
- karınızla gratise gider misiniz10
- kilo almak için bik bikle evlenmek11
- afganistan yardımlaşma derneği başkanı12
- alex de souza vs fred11
- icardi190532
- escort ile evlenmek9
- cumhrbaşkanm sizi dünya yenemedi ben nasıl yeneyim15
- cehennemde türkçe konuşulur8
- 19 mayıs 2024 fenerbahçenin bütün oyunları bozması16
- icardi1905'i silip atmak15
- iran'ın depremde yas ilan etmemesi9
- dondurma yalarken erkeklerin sürekli bakması8
- jayden oosterwolde11
- fenerbahçe'nin attığı golde faul olması17
- karınız olsa döver misiniz10
- anın görüntüsü15
- fenerbahçe15
- yeşil gözlü erkek olmak11
- hani u19 gelecekti ühühühühühühü10
- fulya öztürk9
- bir galatasaraylının kulağına fred diye fısıldamak8
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası43
- maldivlere gitmek varken eminönü nde takılan martı10
- dursun özbek19
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı13
- galatasaray11
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı106
- izmir sıcağı9
- fethullah gülen şu an ne yapıyordur17
- sevgilinin kız arkadaş lobisi9
- karıya kıza doymuş erkek19
- bir şarkı sözü der ki10
- mert hakan yandaş31
- ibrahim reisi13
- siz türkler şerefsizsiniz müslüman değilsiniz13
- erecto'nun trafik kazası geçirmesi13
- arkadaşlar damatlık bakıyorum da sizce bu nasıl17
- yozgatlı sevgiliyle yapılacaklar8
- akp'nin fenerbahçe ve beşiktaş düşmanlığı9
- türkiye cumhuriyeti islam devleti olarak kuruldu14
- fenerbahçe büyüklüğü9
- panathinaikos'un atatürk düşmanlığı9
- fenerbahçe taraftarı26
- dokunmaya kıyamadan sevmek21
entry'ler (293)
herşeyin sadece o'nda olduğunu düşünmek...
sıcaklığı...
Kokusu...
Bakışı...
Dokunuşu...
Öpüşü...
Yürüyüşü...
Herşeyi...
O samimiyet, o saflık duruluk, o güven, o merhamet...
Sadece onda var, ve başkası asla onun yaşattıklarını yaşatamayacak''' düşüncesi..
sıcaklığı...
Kokusu...
Bakışı...
Dokunuşu...
Öpüşü...
Yürüyüşü...
Herşeyi...
O samimiyet, o saflık duruluk, o güven, o merhamet...
Sadece onda var, ve başkası asla onun yaşattıklarını yaşatamayacak''' düşüncesi..
çocuksu duyguların gün yüzüne çıkaran en güzel ve mükemmel etkenlerdendir.
yaş kaç olursa olsun; hissedilen budur.
yaş kaç olursa olsun; hissedilen budur.
YENiLEN KAZIKLARIn farkına varmaktır.
''arayan bulur belasını da boğasını da...'' demeyi istediğim yazar.
dedim;
oldu.
dedim;
oldu.
Abdullâh bin Amr -radıyallâhu anh-'dan gelen bir rivâyette Rasûlullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Kim bana bir defa salât ü selâm getirirse, bu sebeple Allâh Teâlâ da ona on misli merhamet eder." (Müslim)
"Gerçekten (c.c.) ve melekleri Peygambere (s.a.v) salat ederler.Onu (s.a.v) överler.Ey iman edenler sizde Onu (s.a.v) övün ve Ona (s.a.v) salat ve selam edin.Ona (s.a.v) gönülden teslim olun."(AhzabSuresi -56)
"Andolsun, size kendi içinizden öyle bir Peygamber gelmistir ki, sizin sikintiya düsmeniz ona çok agir gelir. O size çok düskün, müminlere karsi da çok sefkatli ve merhametlidir. "(Tevbe Suresi -128)
"Kim bana bir defa salât ü selâm getirirse, bu sebeple Allâh Teâlâ da ona on misli merhamet eder." (Müslim)
"Gerçekten (c.c.) ve melekleri Peygambere (s.a.v) salat ederler.Onu (s.a.v) överler.Ey iman edenler sizde Onu (s.a.v) övün ve Ona (s.a.v) salat ve selam edin.Ona (s.a.v) gönülden teslim olun."(AhzabSuresi -56)
"Andolsun, size kendi içinizden öyle bir Peygamber gelmistir ki, sizin sikintiya düsmeniz ona çok agir gelir. O size çok düskün, müminlere karsi da çok sefkatli ve merhametlidir. "(Tevbe Suresi -128)
''vazgeçmek zorunda kalmaları''
kadınlar kadar olmasada erkekleride ağlatır..
(bkz: insan olan anlar)
(bkz: insan olan ağlar)
kadınlar kadar olmasada erkekleride ağlatır..
(bkz: insan olan anlar)
(bkz: insan olan ağlar)
küçücük bi köyde yaşamak isterdim;
evler küçük, arabalar küçük, insanların egoları küçük...
Tertemiz...
evler küçük, arabalar küçük, insanların egoları küçük...
Tertemiz...
saçlarıma yağan karlar erimiyor artık...
kır oluyor,
ağarıyor,
çoğalıyor,
kor oluyor;
yakıyor...
benden vazgeçmiyor anne..!
kır oluyor,
ağarıyor,
çoğalıyor,
kor oluyor;
yakıyor...
benden vazgeçmiyor anne..!
Anladım ki ayrılığa yazılanlar yalan değil, eksikmiş.
Her ayrılık kendine kış kıyametmiş.
Birinin gerçeği, bilmeyene masalmış.
En çok en yakınındakinin uzaklığı acıtırmış.
Hayat kendine tahammül edebilmeyi öğrenmekmiş.
Ve şairin dediği gibi,hayat yarımlarla tanışmak, o yarımlara alışmakmış.
Gecenin yarısı, bir kitabın orta yerinden başlamak gibiydi;
Seninle birlikte olmak...
"Başını anlamadan sona yaklaşmak...
Sonunu okuyamadan uyuyakalmak"...
Ve uyandığında kaldığın sayfayı karıştırmak"...
"işte böyle birşeydi seni yaşamak,
Yarım yamalak"...
Her ayrılık kendine kış kıyametmiş.
Birinin gerçeği, bilmeyene masalmış.
En çok en yakınındakinin uzaklığı acıtırmış.
Hayat kendine tahammül edebilmeyi öğrenmekmiş.
Ve şairin dediği gibi,hayat yarımlarla tanışmak, o yarımlara alışmakmış.
Gecenin yarısı, bir kitabın orta yerinden başlamak gibiydi;
Seninle birlikte olmak...
"Başını anlamadan sona yaklaşmak...
Sonunu okuyamadan uyuyakalmak"...
Ve uyandığında kaldığın sayfayı karıştırmak"...
"işte böyle birşeydi seni yaşamak,
Yarım yamalak"...
Sustum..
Düşündüm..
Durgunlaştım...
En çok ''Hüzün''dü adım.
Ama;
Elhamdülillah hiç Yalnız kalmadım...
Yöneldim sesimiz işiten'e (c.c) ve bir Ayet düştü dilime;
Bismillahirrahmanirrahim
''Ben kederimi ve hüznümü yalnızca (Allah c.c)'a arz ederim...
(Yusuf/86)
Düşündüm..
Durgunlaştım...
En çok ''Hüzün''dü adım.
Ama;
Elhamdülillah hiç Yalnız kalmadım...
Yöneldim sesimiz işiten'e (c.c) ve bir Ayet düştü dilime;
Bismillahirrahmanirrahim
''Ben kederimi ve hüznümü yalnızca (Allah c.c)'a arz ederim...
(Yusuf/86)
neden ben ?
!
!
SARıLMAYI bilir misin? SAHIPLENMEYI ?
Sahiplendiğinde SADıK kalmayı,
Sen bilir misin AŞıK olmayı, SADAKATi, kör olmayı, tek olmayı ?
Bölünebilir misin ikilere üçlere gerekirse binlere ?
Yapabilir misin ?
gerçekten sevebilirmisin ?
Sevmenin ''Denemesi " olmaz unutma.
Ya çok SEVERSIN bir kere ,
ya da
hic SEVMEZSIN kalırsın kendi kendine..
Sahiplendiğinde SADıK kalmayı,
Sen bilir misin AŞıK olmayı, SADAKATi, kör olmayı, tek olmayı ?
Bölünebilir misin ikilere üçlere gerekirse binlere ?
Yapabilir misin ?
gerçekten sevebilirmisin ?
Sevmenin ''Denemesi " olmaz unutma.
Ya çok SEVERSIN bir kere ,
ya da
hic SEVMEZSIN kalırsın kendi kendine..
Evet..
Biraz değiştim,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar...
Değiştim,
Unutamadığım sözlerinin arasında sıkışıyorum,
Bir yanım kendimi kolluyor bir yanım seni
Ben benimle savaşıyorum,
Seninle değil!
Sonucu kılıcı kuşananından belli olan bir savaşın
Ne kazanabileni ne de kaybedeniyim,
Sorun değil!
Elbet alışırım,
Biraz alıştım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Alıştım,
Varlığını istemediğim tüm eksik yanlarıma,
Ve çokluğunu da yokluğunu da istemediğim bu iki arada bir derede duyguya alışıyorum,
Bir yanım bırak diyor bir yanım ama,
Kesin değil!
Henüz tanıştım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Tanıdığımı sandığım bana daha da yakınım artık,
Duvarlara anlatırken öğrendiklerim kendi hakkımda,
Ve aynalara ağlarken gördüklerim kendi tarafımda,
Bir yanım memnun oldum diyor, bir yanım tanıyamadım daha,
Samimi değil!
Bir hayli kırıldım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Canıma batan her halin felç gibi indi bedenime,
Gözlerimden tut da ciğerime kadar kırgınım!
Aslında ne sana, ne olanlara...;
Kendime kırgınım...
Maziye hiç değil, an'a kırgınım.
Anlatamadığım, anlayamadığım masalların bana yaptıklarına,
Dinlediğim şarkılarda bana seni anlatan şarkıcılara,
Beni anlamadığın kelimelerin bana her şeyi anlatıyor gibi geliyor oluşlarına...
Bir hayli kırgınım...
Beni ben kırdım oysa,
iyi değil!
Galiba yoruldum,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Kendime kalbimi kanıtlamaktan,
Ve kanıtladığıma kendimi inandırmaktan,
Ve dahası kocaman bir boşlukta tek başına koşmaktan yoruldum.
Biraz değiştim,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar...
Değiştim,
Unutamadığım sözlerinin arasında sıkışıyorum,
Bir yanım kendimi kolluyor bir yanım seni
Ben benimle savaşıyorum,
Seninle değil!
Sonucu kılıcı kuşananından belli olan bir savaşın
Ne kazanabileni ne de kaybedeniyim,
Sorun değil!
Elbet alışırım,
Biraz alıştım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Alıştım,
Varlığını istemediğim tüm eksik yanlarıma,
Ve çokluğunu da yokluğunu da istemediğim bu iki arada bir derede duyguya alışıyorum,
Bir yanım bırak diyor bir yanım ama,
Kesin değil!
Henüz tanıştım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Tanıdığımı sandığım bana daha da yakınım artık,
Duvarlara anlatırken öğrendiklerim kendi hakkımda,
Ve aynalara ağlarken gördüklerim kendi tarafımda,
Bir yanım memnun oldum diyor, bir yanım tanıyamadım daha,
Samimi değil!
Bir hayli kırıldım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Canıma batan her halin felç gibi indi bedenime,
Gözlerimden tut da ciğerime kadar kırgınım!
Aslında ne sana, ne olanlara...;
Kendime kırgınım...
Maziye hiç değil, an'a kırgınım.
Anlatamadığım, anlayamadığım masalların bana yaptıklarına,
Dinlediğim şarkılarda bana seni anlatan şarkıcılara,
Beni anlamadığın kelimelerin bana her şeyi anlatıyor gibi geliyor oluşlarına...
Bir hayli kırgınım...
Beni ben kırdım oysa,
iyi değil!
Galiba yoruldum,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Kendime kalbimi kanıtlamaktan,
Ve kanıtladığıma kendimi inandırmaktan,
Ve dahası kocaman bir boşlukta tek başına koşmaktan yoruldum.
bünyede alışkanlık haline gelmişse bu; yani ''sevgiliden ayrılmak'' deyince +aman yenisi gelir.. diyilebiliyorsa sözüm yok...
ama gerçek anlamda sevgiliden ayrılmışsanız durmayın!
hüzünlenin!
ağlayın!
bağırın!
çağırın!
kendinizi kaybedin!
lakin gerçekse; boşluğunu dolduramayacak başka hiç bişer şey yoktur çünkü...
ama gerçek anlamda sevgiliden ayrılmışsanız durmayın!
hüzünlenin!
ağlayın!
bağırın!
çağırın!
kendinizi kaybedin!
lakin gerçekse; boşluğunu dolduramayacak başka hiç bişer şey yoktur çünkü...
saçma sapan hayallere kapılmayın hemen ilk buluşmadan ve eğer niyetiniz varsa ikinci bulaşma tarihini çok geçe bırakmayın...
uğrunda akıtılan her mesele , yürekte oluşan zelzelenin usulca dışarı yansımasıdır...
akar gider...
ama ardı sıra alıp götürmez acıyı, hüznü...
bazen rahatlatır;
sanki o gözyaşı içindeki ateşini söndürür;
ama çoğu acıtır;
çünkü ne gideni geri getirir, ne de *** unutturur...
akar gider...
ama ardı sıra alıp götürmez acıyı, hüznü...
bazen rahatlatır;
sanki o gözyaşı içindeki ateşini söndürür;
ama çoğu acıtır;
çünkü ne gideni geri getirir, ne de *** unutturur...
***SEN iÇiMDE HEP BiR UHTE OLARAK KALACAKSIN...
birgün, peygamber efendimiz (s.a.v) hz. ali'ye bir sır verir... öyle derin bir sırdır ki bu, kor gibi yüreğine çöker hz. ali'nin. ama ondan da kötüsü bu sırrı kimseyle paylaşamaz. Öyle büyük ve derin bir sırdır ki; yüreği daha fazla taşıyamaz bunu. hz. ali bu sırra tahammül edemeyerek nihayet içi boş bir kuyuya varıp sırrını ona söylemek mecburiyetinde kalır. nefesi yettiğince kuyunun içine ''huuuu'' diye haykırır. kuyu bu sırra dayanamayıp , su çıkarmaya başlar...
sular taşar...
kuyunun etrafında sazlıklar fışkırır..
derken.. günün birinde aşığın biri bu sazlıktan bir kamış koparır... ona şekil verir.. ve aşkla üfler...
kamıştan yani ney'den ''huuuu'' diye bir ses çıkar... ses... hz. ali'nin sırrıdır. ney sesini duyan hz. peygamber ' ya ali niçin sırrımı ifşa ettin?' diye sorar. hz. ali'de ya resulallah, halktan hiç kimseye ağzımı açmadım' cevabını verir. resulallah ' ya bu dır nedir, o sır değil mi?' buyurur. hz. ali dinler, görür ki o sırdır. hemen özür dileyip ' ya resulallah daha fazla tahammül edemediğim için kırda boş bir kuyuya söylemiştim' der. bunun üzerine allah resulü; 'işte bu ney bu sırları kıyamete kadar söyle.' buyurur..
işte böyle...
bu sırrıda sadece aşıklar anlar...
sadece aşıklar...
(aşkın gözyaşları2 / sinan yağmur)
***ney'in sesini duyan her kimse muhakkak hüzünlenir...
muhakkak hüzünlenir...
sular taşar...
kuyunun etrafında sazlıklar fışkırır..
derken.. günün birinde aşığın biri bu sazlıktan bir kamış koparır... ona şekil verir.. ve aşkla üfler...
kamıştan yani ney'den ''huuuu'' diye bir ses çıkar... ses... hz. ali'nin sırrıdır. ney sesini duyan hz. peygamber ' ya ali niçin sırrımı ifşa ettin?' diye sorar. hz. ali'de ya resulallah, halktan hiç kimseye ağzımı açmadım' cevabını verir. resulallah ' ya bu dır nedir, o sır değil mi?' buyurur. hz. ali dinler, görür ki o sırdır. hemen özür dileyip ' ya resulallah daha fazla tahammül edemediğim için kırda boş bir kuyuya söylemiştim' der. bunun üzerine allah resulü; 'işte bu ney bu sırları kıyamete kadar söyle.' buyurur..
işte böyle...
bu sırrıda sadece aşıklar anlar...
sadece aşıklar...
(aşkın gözyaşları2 / sinan yağmur)
***ney'in sesini duyan her kimse muhakkak hüzünlenir...
muhakkak hüzünlenir...